26 Nisan 2013 Cuma

TRABZON TANITIM VİDEOSU

TANITIM VİDEOSU

http://www.youtube.com/watch?v=cm3amhpzI-Y adresinden alınmıştır.

İDARİ YAPISI


İDARİ YAPISI
Komşuları : Maçka, Akçaabat, Yomra
Kuruluş Tarihi : 1868
İlçe Oluş Tarihi : 1868
Kurtuluş Tarihi : 24.02.1918
Yüzölçümü (Km2) : 189
İl Merkezine Uzaklık (Km.) : 0
Rakım (Metre) : 33
Şehir Nüfusu : 220860  Köy Nüfusu : 62649
Kadın Nüfusu : 141911  Erkek Nüfusu : 141598
Toplam Nüfusu : 283509
Nüfus Artış Hızı (Binde) : 9,280
Km2‘ye Düşen Nüfus Yoğunluğu : 1500

http://www.trabzon.gov.tr adresinden alınmıştır.

İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ


İklim ve Bitki Örtüsü

İlde Karadeniz iklimi hüküm sürer. Yazları serin ve kışları ılık, her mevsim yağışlı geçer. Güneye dağlık bölgeye varıldıkça iklim sertleşir. Kıyıda yağmur olarak görülen yağış yüksek yerlerde kar şekline dönüşür. Senelik yağış miktarı 730 mm ile 1680 mm arasında değişir. Merkez ilçede senede ortalama 3 gün kar yağar ve 7 günü karla örtülü kalır. Senenin 140 günü yağışlı geçer. Şimdiye kadar en soğuk -7,4°C(9 Şubat 1929) ve en sıcak 38,2°C (20 Ağustos 1941) tespit edilmiştir.

Bol yağış alan Trabzon’da gür bir bitki örtüsü vardır. Ormanlara 2300 m yüksekliğe kadar rastlanır. İlin doğusunda geniş çay bahçeleri bulunur. İl topraklarının % 45’i orman, % 33’ü ekili-dikili alanlar ve geri kalanı çayır ve mer’alardan ibârettir.

http://www.cografya.gen.tr/ adresinden alınmıştır.

EKONOMİK FAALİYETLER



Ekonomik Faaliyetler

Trabzon ilinin ekonomisi tarıma dayanır. Faal nüfûsun % 75’i tarım, hayvancılık, balıkçılık, avcılık ve ormancılıkla geçinir. 

Tarım: Trabzon ilinin iklim şartları sanâyi bitkilerinin üretimine çok elverişlidir. Ekime elverişli alanları az olmakla berâber, ormanları, çay ve fındık bahçeleri, otlakları geniş yer kaplar. Başlıca tarım ürünleri çay, patates, mısır, fındık, tütün, buğday ve fasulye (kuru) dir. Sebzecilik ve meyvecilik de önemli yer tutar. 40 milyon civârında fındık ağacı vardır. Fındıktan sonra armut, kiraz, ve turunçgiller oldukça fazla yetişir. Trabzon ilinde ekilmeye müsâit bir karış boş toprağa rastlamak mümkün değildir. 

Hayvancılık: Trabzon’un iklim şartları hayvancılığa çok müsâittir. Bol yağış sebebiyle otlaklar (mer’a ve çayırlar) her zaman gür otlarla kaplıdır. Sığır, koyun, kıl keçisi ve kümes hayvanı beslenir. Arıcılık gelişmektedir. 

Ormancılık: Trabzon ili orman varlığı bakımından oldukça zengin sayılır. 200.000 hektar ormanlık ve 10.000 hektar fundalık saha vardır. İl dâhilinde 2300 m yüksekliğe kadar ormanlar bulunur. Yükseklerde iğne yapraklı, alçaklarda geniş yapraklı ağaçlara rastlanır. Ormanlarda en çok çam, ladin, köknar, fundalık, kızılcık, taflan, muşmula, avcı üzümü, defne, geyikdikeni, çobanpüskülü ve 500 m yüksekliğe kadar kestâne, meşe ve kızılağaçlarla çok çeşitli ağaçlar bulunur. 38 köy orman içinde ve 87 köy orman kenarındadır. Ormanlardan tomruk, mâden direği, sanâyi odunu, kâğıtlık odun ve yakacak odun elde edilir.

Sanâyi: Trabzon ilinde sanâyi son senelerde hızla gelişmektedir. Yakın bir gelecekte bir sanâyi merkezi olmaya namzet bir ilimizdir. 10 ve daha fazla işçi çalıştıran sanâyi iş yeri miktarı 1500’e yakındır. Başlıca büyük sanâyi kuruluşları ise: Çaykur’a bağlı çay fabrikaları, Boru ve Profil Sanâyii, Çimento Fabrikası, Karadeniz Su Ürünleri Sanâyii, Süt Endüstrisi Kurumu Fabrikası, Fındık İşleme Fabrikası, Balık Yağı veUnu Fabrikası, Et ve Balık Kurumu’nun fabrika ve soğukhava depoları, Yomra Galvanizli Saç Sanâyii, kalorifer kazanı îmâl eden Kazan Sanâyii, Civata Sanâyii, Giyim Sanâyii, Sun’î Sünger Fabrikası, İş Makinaları Fabrikası, Süt Fabrikası, un fabrikaları, lastik ayakkabı fabrikaları, alüminyum levha fabrikaları, mutfak eşyâları fabrikaları, Ameliyat İpliği Fabrikasıdır. 10 kişiden az işçi çalıştıran sanâyi iş yeri sayısı 2.000’e yakındır. Bunların çoğu metal eşyâ ve makine îmâlatıdır. Trabzon bir transit limanı olduğu için yedek parça îmâlâthâneleriyle çeşitli tâmirhâneler vardır.

Ulaşım: Trabzon Doğu Karadeniz Bölgesinde Samsun’dan sonra ikinci ulaşım merkezidir. Hava, kara ve deniz ulaşımından istifâde eder.

Karayolu: Trabzon ve ilçelerinin büyük kısmı Sinop’tanHopa’ya kadar uzanan kıyı yolu üzerindedir. İlin güney, batı ve doğusunda yol durumu yeterli değildir. Yolsuz köy sayısı % 10’dur. Trabzon-Gümüşhane-Erzurum yoluyla Doğu Anadolu ve İran’a bağlanır. İl sınırları içinde devlet yollarının uzunluğu 251 km ve il yollarının uzunluğu 225 km’dir.

DenizyoLu: Trabzon Limanı, Samsun’dan sonra Karadeniz’in ikinci önemli limanıdır. Limanın uzunluğu 440 m’dir. Aynı anda lüç gemi yanaşabilir. Günlük yükleme boşaltma kapasitesi bin tona yakındır. Trabzon limanı tesisleri genişletilmektedir. Trabzon-İran transit ticâretinde çok önemli bir yeri vardır. 

Hava Ulaşımı: Trabzon’a 5 km mesâfede havaalanı vardır. Yaz-kış İstanbul ve Ankara arasında karşılıklı seferler yapılmaktadır. Yazın sefer sayısı fazladır.
http://www.cografya.gen.tr adresinden alınmıştır.

BESLENME

YEMEKLERİ
KUYMAK(MUHLAMA)


LAZ HELVASI


LAZ BÖREĞİ


HAMSİLİ EKMEK



HAMSİKÖY SÜTLACI


PAZILI KAYGANA


GONGOŞ SARMASI


HAMSİLİ BULGUR PİLAVI


HALUÇKA


SÜTLÜ MISIR EKMEĞİ


HODAN BÖREĞİ


www.google.com adresinden alınmıştır.

TURİZM MERKEZLERİ


TURİZM MERKEZLERİ
UZUNGÖL
Trabzon’a 99 Km. ve Çaykara ilçesine 19 Km. uzaklıkta, deniz seviyesinden 1090 m. Yükseklikte bulunan Uzungöl, dik yamaçları ve muhteşem orman örtüsü ile Alplerin güzelliğini geride bırakmaktadır. Vadinin ortasında bulunan ve yamaçlardan düşen kayaların Haldizen deresinin önünü kapatmasıyla oluşmuş göl “Uzungöl” olarak bilinir ve çevreye aynı ad verilmiştir. Özellikle yakınındaki “şerah” köyünün yöreye uygun tarzda yapılmış eski ahşap evler, doğanın güzelliğini tamamlar.
Yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini çeken Uzungöl, sahip olduğu turistik potansiyeli bakımından çok zengindir. Çevrede trekking, kuş gözlem, botanik amaçlı turların yanı sıra daha yükseklerdeki dağların arasındaki göllere veya yakınlarındaki Şekersu, Demirkapı, Yaylaönü gibi diğer yaylalara geziler düzenleme olanağı vardır. Yaban hayatı bakımından Uzungöl çevresindeki dağlarda ayı, kurt, yaban keçisi, tilki, Kafkas dağ horozu gibi hayvan türleri barınmaktadır.

ÇALKÖY MAĞARASI
İlimiz Düzköy İlçesinin 5 km. güney kapısında denizden 1050 m. yükseklikte olup, aydınlatma ve gezi platformları tamamlanmıştır. Mağaranın içinde dış atmosfere dolinlerle olan irtibatı nedeniyle rahat bir hava haraketi vardır. Girişte kuru olan mağara atmosferinin mağaranın içerisinden akan dere nedeniyle iç kısımlarda nem bir kat daha artmaktadır.

BALIKLI GÖL
Bölgemizin coğrafi yapısı nedeniyle oluşan bir başka gölümüzdür. Balıklı Göl Akçaabat-Düzköy yolu üzerinden Hıdırnebi yaylasına çıkarken yol üzerindedir. Doğal güzelliği muhteşem olan bu gölümüz yazın birçok ziyaretçi tarafında dinlenme ve piknik alanı olarak kullanılır.

ÇAKIRGÖL
Çakırgöl dağının kuzey eteklerindeki Mecit-Mescit yaylasının platosu üzerinde, Dilowal devri buzullarının çanağında bulunmaktadır. Çakırgöl büyük sirkinin (Buzyatağı) tabanını kaplayan göl, mide görünüşünde, denizden 2.533 m. yüksekliğindedir. Çevresi 1.160 m. boyu kimi yerlerde değişik olmasına karşın 250 m. arasında değişen bir yükselti ile çevrilmektedir. Güneyde 15-2 metreyi bulan derinliği öbür yanlarında daha sığcadır. Gölün güney bölümünü kaplayan büyük yarın altında, su yüzeyinden 20 m. yükseğinde falez biçiminde bir diklik bulunur. Bu dikliğin 50 m. gerisinde bulunan 8 su kaynağı (göze)nin suları küçük çağlayanlar biçiminde göle dökülür. Sular, burada tatlı ve durudur. Bu çağlayanların dışında gölün sol yanından gelip göle katılan bir dağ suyu daha vardır. Bu kaynak, gölün su düzeyinde bir değişiklik yapmadan artan sularını, yardığı Morez engelinden geçirip kuzeye doğru akan bir oluşturur. Daha aşağılarda, Değirmendere’nin bir kolu olan Meryemana vadisinden geçer. Gölde alabalık vardır. Çevre yeşilliği ile göl büyüleyici güzelliktedir.

SERA GÖLÜ
Trabzon’un batısındaki Sera deresi üzerinde, kıyıdan 8 km. içerde Yıldızlı Beldesi sınırları içinde Demirtaş köyü yakınında bulunmaktadır. Dağ yamacının, 20 Şubat 1950′de kayması ile oluşan bir baraj gölüdür. Göl, Yıldızlı Beldesinden içeriye doğru 1 km. mesafededir. Vadi boyunca 2 km .lik bir uzunluk gösterir. Genişliği 150- 200 m. arasında değişir.
http://www.trabzon.gov.tr adresinden alınmıştır.

TURİZM-MANASTIRLAR


MANASTIRLAR
KAYMAKLI MANASTIRI

Trabzon’un 3 km güneydoğusunda Boztepe’nin Değirmendere vadisine bakan yakasında kurulmuştur. 1424 yılında inşa edilmiştir. Yapılar topluluğu dikdörtgen alan içerisinde, ortada tek apsisli kilise, kuzey batıda çan kulesi, güney doğuda ise küçük bir şapel ve manastır hücrelerinden oluşmaktadır. Manastır yapıları birçok defa onarım görmüştür. En eski kısım kilisenin beşken apsis bölümüdür. Kilise içerisindeki freskler 18. yüzyıla tarihlenmektedir.

KIZLAR MANASTIRI

Boztepe’nin yamacında şehre hakim bir mevkide kurulmuştur. İki teras üzerine inşa edilen manastır kompleksi yüksek bir koruma duvarı ile çevrilmiştir. Manastır III. Alexios zamanında (1349-1390) kurulmuş birkaç defa onarılmış som şeklini 19. yüzyılda almıştır. İlk olarak güneyde içinde kutsal su bulunan kaya kilisesi ve onun girişindeki şapel ve birkaç hücreden ibarettir. Kaya kilisesinin içerisinde kitabeler ve Alexios III karısı Theodora ve annesi Eirene’ nın portreleri yer almaktadır.

KUŞTUL MANASTIRI
Bu manastır Trabzon’un Esiroğlu Beldesinin Kuştul (Şimşirli) ismi verilen köyündedir. Yapının bulunduğu yere gidiş şöyle olmaktadır. Önce Esiroğlu Beldesine gidilip, oradan minibüs veya jiip kiralanır. Soldaki yol takip İkidere Köyüne gelinir. Bu köyde yol ikiye ayrılır. Yolun biri sağa diğeri sola gider. Sağa giden yol yamaçta bnulunan Konaklar Köyüne varır. Buradan Kuştul daha uzak olmasına rağmen ulaşım daha iyidir. Katır veya yaya olarak gidilirse manastıra bir-iki saatte varılabilir.
Vadinin tabanından dirsek şeklindeki kaya üzerine oturtulan bu yapı, kale gibi, vadiye hakim bir tepede kurulmuştur.. Maçka yolu üzerinde ve bağımsız bir amir gücüne sahip olan, üçüncü manastırdır. MS. 752 yılında kurulduğu söylenen bu manastır 1203 senesinde yağma edilip, terk edildi. Ama 1393 yılında tekrar kurulup 15. yüzyılın başında yine eski önemini kazandı. Bu asrın binalarının çoğu 1904 yılında çıkan büyük bir yangınla harap olduktan sonra manastır, bir daha inşa edilmiştir.
Manastıra batı cephesindeki bir merdivenle varılmaktadır. Büyük kilise açık geniş hollü ve galeri İtalyan stilinde yapılmış bir bina idi. Doğu cephesindeki kaya tepesi üzerinde, manastır duvarlarının dışında, normal büyüklükte ve kare-haç stilinde bir kilise vardı. Manastır, defineciler tarafından harap edilmiştir. Zamanımızda büyük kilise yıkılmış olup, bir merdivenle alt avluya bağlanırdı. Doğu cephesindeki dağda, manastırın 300- 400 m . güneyinde bir mağara vardır. Cumot’un manastırı eski halini gösterir 1903 yılına ait netleşmiş olduğu resim bize bilgi vermektedir. Resimlerden de anlaşılacağı gibi dört katlı ve çok pencereli bir bina idi. Çatısı kiremitle örtülü olup, uzaktan görünüşü derebeyi şatosunu andırıyordu.
Manastır içinde bulunan mağaranın kuzey köşesine yaslı ve batı ile kuzey duvarları kaya olan küçük bir kilisecik vardı. Bunun içinde bir niş mezarının oluğu muhtemeldir. Şimdi görülebilen kilisecik kalıntısı çok eski değildir. Fakat çevredeki manastır kiliseciklerinin küçük bir benzeridir. Manastır içerisinde vadiye kadar herhangi bir tehlike anında kullanılmak üzere yapılmış, gizli dehliz vardı. Fakat bu dehliz toprak ve taşlarla dolmuştur. Bu manastır da Trabzon bölgesindeki diğer manastırlar gibi kutsal bir mağara ve ayazmanın etrafında kurulmuştur.

SÜMELA MANASTIRI
Trabzon’un Maçka İlçesinin Altındere Köyü sınırları içinde, Altındere vadisine hakim Karadağ’ın eteklerinde sarp bir kayalık üzerine kurulmuş olan Sumela Manastırı, halk arasında “Meryem Ana” adı ile anılır. Vadiden yaklaşık 300 metre yükseklikte bulunan yapı, bu konumuyla manastırların şehir dışında, ormanlarda, mağara ve su kenarlarında kurulma geleneğini sürdürmüştür.
Meryem Ana adına kurulan manastırın “Sumela” adını “siyah” anlamına gelen “melas” sözcüğünden aldığı söylenmektedir. Bu ismin manastırın kurulduğu koyu renkli Karadağlar’dan geldiği düşünülmekte ise de, Sumela kelimesi buradaki Meryem tasvirinin siyah rengine bağlanabilmektedir. Ünlü tarihçi J.P.Fallmerayer’in de (1790-1861) yılında buraya geldiğinde dikkatini çektiği gibi renginin koyu, hata teşhis edilemeyecek derecede siyah oluşu bu adın esasının teşkil etmiş olması mümkündür. Gürcü resim sanatında, XII.yüzyılda sanat aleminde siyah Madonna ismi altında tanınan bir takım Meryem ikonlarının yapıldığı ve yayıldığı bilinir.
Buranın başlıca gelir kaynağı olan bir Meryem Ana resminin eksikliğine ve mucizeler yarattığına halkı inandırmak böylece onun değerini büyütmek için uydurulduğu kolayca sezilen rivayete göre, güya bu resim, İsa’nın havarilerinden Lukas tarafından yapılmış. Lukas’ın terekesinden Atina’ya geçmiş fakat Theodosius devrinde, 4.yüzyılda resim kendiliğinden buradan ayrılmak istemiş, bir gün melekler tarafından gökte uçurularak Trabzon dağlarındaki bu kovuğa getirilip bir taşın üzerine bırakılmıştır. Tam bu sıralarda Atina’dan Trabzon’a gelen Barnabas ve Sophronios adlarında iki keşiş de bu ücra dağın ıssız yamacında bu resmi bulmuşlar ve burada Anakaya Kilisesini inşa ettirmişlerdir. 6.yüzyılda imparator Justinianus’un manastırın onarılarak genişletilmesini istemesi üzerine generallerinden Belisarios tarafından tamir edildiği de söylenmektedir. Yine başka bir efsaneye göre, büyük bir kasırga sırasında Meryem’in yardımı ile canını kurtaran III.Alesios burasını yeni bir tesis halinde inşa ettirmiş, zengin vakıflar bağışlamış bir Khrysobullos yeni bir ferman ile de bu vakıflarını sağlam esaslara bağlamıştır.

VAZELON MANASTIRI
Bu manastıra Maçka’yı 14 km geçtikten sonra iki yolla gidilmektedir. Birinci yol; Kiremitli kahvelerinden yaklaşık 500 m . sonra sağa ayrılan, yeni yapılmış stabilizedir. Diğeri ise; Kiremitli köyünden vadiye inip, vadiden 2,5-3 saatlik yaya gidilmesi gereken yoldur. Fakat bu yol zahmetli ve daha uzun olduğu için tercih edilmez. Birinci yol daha iyi ve emindir. Manastıra giden yol dik olmasına karşın, çam ormanlarının içinden geçip, güzel çiçek kokularını teneffüs ederek bakir manzarayı görünce, bu zahmete gerçekten değdiğini anlarız. Yolun sonunda manastır binası karşıdan bütün ihtişamıyla gözükür.
http://www.trabzon.gov.tr ADRESİNDEN ALINMIŞTIR.